Ekrem Rize

Ekrem Rize, 1890 yılında İstanbul’da doğmuştur.Erkan-ı Harbiye mezunudur. Kuzey Arnavutluk Harekât-ı Liva Yaverliği, Beylerbeyi Yedek Subay Öğretmenliği, Harp Okulu Tarih Öğretmenliği, Halep Menzil Müfettişliği, Garp Cephesi 24. Fırka Kurmay Başkanlığı, 1. Süvari Fırkası Kurmay Başkanlığı, TBMM II. Dönem Rize Milletvekilliği yapmıştır. Muharebe Gümüş Liyakat ve İstiklal Madalyası sahibidir.

Peki Ekrem Rize Kimdir ?

1891 (1307)’de Rize’nin Camiönü Mahallesi’nde doğmuştur. Babası Bekiroğullarından Tevfik, annesi Behiye Hanım’dır. 1909’da İstanbul Harp Okulu’ndan teğmen olarak diploma almış ve İstanbul’da 8. Alay’a atanmıştır. 1910’da Kuzey Arnavutluk Harekâtı’na alay yaveri olarak katılmıştır. Aynı yılsonunda İstanbul’a dönmüş ve Beylerbeyi Yedek Subay Öğretmenliği’ne atanmıştır. Öğretmenliği sırasında Askerî Ceride’de makaleleri yayımlanmıştır. Arnavutluk Harekâtı hakkında yazdığı eser Genel Kurmayca Almancaya çevrilerek neşredilmiştir.

Trablusgarp’a gitme talebi uygun görülmeyerek 28. Edirne Alayı’na atanmıştır. 1912’de sınavı kazanarak Kurmay Okulu’na girmiştir. Balkan Savaşı’nda Genel Karargâh 2. Şube’de görev yapmıştır. 1913-1914’te Kurmay Okulu’na devam etmiş 1914’te seferberliğin ilânı üzerine 2. sınıfta okulunu bırakarak Suriye’de

8.Kolordu Kurmaylığı’na atanmıştır. 30 Ağustos 1914’te Harp Okulu talim öğretmenliğine atanmıştır. 1915’te Kanal Harekâtı’na katılmış başarılı hizmetinden ötürü üç yıl kıdem almıştır. Kafkas Cephesi’ne atanmışsa da orada tifoya yakalanmış ve sol bacağı sakatlanmıştır.

Tedavi için Almanya’ya gönderilmiştir. Dönüşünde İstanbul Menzil Müfettişliği’ne verilmiş buradan Irak 13. Kolordu Kurmaylığı’na atanmıştır.

1918’de Çanakkale Grup Kurmayı 1. Şubesi’ne, aynı yıl İstanbul’da kurmay kursuna katılarak 1919’da kurmay sınıfına geçmiştir. 1920’de Kurmay Okulu’na devam etmiştir. Okulun üçüncü sınıfından ayrılarak ailesiyle Anadolu’ya gidip Samsun’a yerleşmiştir. Bu görevde iken II. İnönü Muharebesi’ne katılmıştır. Daha sonra 1. Süvari Fırkası Kurmay Başkanlığı’na atanmıştır. Tümeniyle İnegöl, Dumlupınar ve Kütahya Savaşları’nda yeralmıştır. Sakarya Muharebesi sırasında ayağındaki rahatsızlığı yeniden başlamış ve hava değişimi ile istirahat verilmiştir.

12 Temmuz 1915’de iki sefer zammı, muharebe Gümüş Liyakat Madalyası almıştır. 5769 numaralı İstiklâl Madalyası sahibidir.

TBMM’nin II. dönem seçimlerine katılmıştır. 17 Temmuz 1923’te yapılan seçimde 424 oy alarak Rize’den milletvekili seçilmiştir. 12 Ağustos’ta mazbatası onaylanmış ve 13 Ağustos 1923’te Meclis’e katılmıştır.

Millî Müdafaa ve Hariciye komisyonlarında çalışmıştır. Millî Müdafaa Komisyonu kâtipliğine ve sözcülüğüne seçilmiştir. Askerî sicil, askeriye maaşları, malûl gaziler, içki yasağı, ceza kanunu, askerliğin süresi, harbiye nizamnamesi, kırtasiyenin azaltılması ve şikayet kalemi kurulması, zabıtanın (siviller de dahil olmak üzere) doğu vilayetlerinde üç seneden fazla kalmaması, şehit aileleri, ceza kanununun kızlarda bikrin bozulması hakkındaki maddesinin değiştirilmesi, askerî elkab hakkındaki kanunda efendi ve paşa ünvanlarının kaldırılması, yüksek öğrenim görenlerin yedek subaylık yerine köylerde öğretmenlik yapmasına dair kanun teklifi, binalardaki tuğra ve kitâbelerin silinmesi, evkafın devri, Millî Eğitim Bakanlığı’na devredilen askerî liselerin tekrar Millî Savunma Bakanlığı emrine verilmesi, bakanlık binaları ve Rize-Erzurum yolu konularında kanun teklifleri, değişik konularda 13 konuda önergesi, Genel Kurul’da 38 değişik konuda, 70 konuşması vardır. Nüfuz kullanarak kişisel çıkar sağlayanlar hakkında da önerge vermiştir.

Meclisteki konuşmaları arasında; tütün kanunu; nakit bedel ödenmesi; gaziler; askerlik görevi ve müddeti; hilâfet ve Musul; şapka kanunu vesilesiyle Meclis’te Patrona Halil zihniyetine karşı yaptığı konuşmaları da vardır.

Ekrem Rize - 1

Ekrem Rize’nin 1907 yılında Harbiye Mektebi’nde okurken aynaya bakarak yaptığı portresi.

23 Mart 1927’de beşinci derece üzerinden emekliye ayrılan Ekrem Rize 27 Kasım 1982 günü İstanbul Kısıklı’da vefat ederek Çamlıca Mezarlığı’na gömülmüştür.

 

Ekrem Rize - 3

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde birkaç mebus dışında diğerlerinin onaylaması ile Osmanlı İmparatorluğu’ndan kalan eserlerin Osmanlı devlet armaları, kitabeleri, tuğraları örtülmeye, keskilerle yok edilmeye ve sökülmeye başlandı. Fotoğrafta görülen yerinden sökülmüş, yerlerde yatan Arma-yı Osmanî1, Osmanlı Devlet armalarından biridir.

Hükümet-i mutlaka devrine ait tuğralar ve halkını tutsak eden hükümdarların methedilmelerini havi levhalar bulunmaktadır. Ekserisi en hasis bir çıkar amacıyla yazılmış ve kazdırılmış olan bu levha ve tuğraların bu haliyle bırakılması ve mesela Cumhuriyet fikriyle beslenen bir okulun kapısının üzerinde bir padişahın armasının ve methiyesinin bulunması kadar garip bir manzaraya, Cumhuriyetle idare olunan

başka ülkelerin hemen hiçbirisinde tesadüf edilemez. Yetişecek neslin fikirlerinde istibdadın en ufak bir eserini bile bırakmamak azminde bulunduğumuza nazaran bu gibi methiyelerin hâlâ mebânî-i resmiye ve milliyede kalması

kabul edilemez. TBMM II. Dönem Rize Mebusu

Ekrem Rize

Kaynak:Vurun Osmanlıya

Osman ÖNDEŞ