Sönmez YIKILMAZ

Türk sinemasının Rambo’su aslında Rambo avcısı olarak bilinen Sönmez Yıkılmaz, 1949 yılında Rize’nin Anzer yöresi, İkizler Çiçekli köyünde doğdu. İlk, orta ve liseyi Rize’de okudu.

Yeşilçam’ın Rambosu’nun hayat hikâyesi epey ilgi çekici sahnelerle dolu. Sönmez Yıkılmaz, okurken harçlığını çıkarmak için simit satar. Bu arada filmlere fazlasıyla meraklıdır ve dönemin Amerikan yapımı olan kovboy filmlerini ilgiyle izler. Bu filmlerin  etkisi ile kovboy olmaya özenir ve mahalle aralarında çocukluk kavgaları eder. Bu arada sporla da ilgilenir ve bahçedeki ağaca astığı kum torbasında sürekli boks çalışır.

Sıkı bir sinema izleyicisi olan Sönmez Yıkılmaz, Yeşilçam’dan Yılmaz Güney, Ayhan Işık, Cüneyt Arkın, Fikret Hakan gibi aktörlere büyük hayranlık duyar, onlara özenerek sinemayı sevmeye başlar. Sinema tutkusu yüzünden sınıfta kalınca babası ona çok kızarak birkaç mermi sıkar. Fidanların arasına girerek babasından saklanır. Sonra da İstanbul’a yolu düşer

Önce Küçük Mustafa Paşa’ya, sonra Rizelilerin ikamet ettiği Kasımpaşa’ya geçer. Dönemin ünlü kabadayısı Dede Sultan namıyla Sultan Demircan’la tanışır. Her Rize‘li gibi ona da sahip çıktı. Plastik el presleriyle çalışmaya başlayarak geçimini kazanır. Bu arada dönemin halter mecmuasına resimler yollayarak kendini göstermek ister. Yeşilçam’da çekilecek bir filmin başrolünde oynatacaklarına dair yazılar yazılmıştı. Bu arada katıldığı Türkiye erkek güzeli yarışmasında ilk üçe girince Yeşilçam’dan teklif gelir. Böylece Cibali’deki işini bırakır ve “Artist oluyorum” diye arkadaşlarıyla vedalaşır. Kasımpaşa’dan Beyoğlu’na çıkar.

Büyük hayallerle Yeşilçam Sokağı’na gelir ve her taraf cıvıl cıvıldı. Duru Film’in yazıhanesini bulara rahmetli Süreyya Duru ile görüşür. “Filmde  bu delikanlı da oynayacak” deyince Sönmez Yılmaz çok sevindi. Kilyos tarafına sete gittiklerinde yıl 1966 Malkoçoğlu Krallara Karşı, filmi çekiliyordu. Sönmez Yıkılmaz, başrol beklerken bir mercedes gelir ve mercedesten Cüneyt Arkın iner. O zaman “Eyvah! Başrolü bu oynayacak. İkinci rol benim heralde,” dedi. Bu beklentisi de olmadı. Böylece ilk filminde figüran oynattıkları için hayal kırıklığına uğrar.

Semtten de herkesle vedalaşmıştığı için geri dönmedi. Günde iki yüz veya üç yüz kere İstiklal Caddesi’nde, Galatasaray-Taksim’i turlayarak , yönetmenlerin dikkatini çekmeye çalıştı. Ama bu o kadar kolay bir iş değildi. Akşamları Taksim Parkında yatarak ayakkabılarımı yastık diye kullanan Sönmez Yıkılmaz’ı figüran rollerine çağırmaya başladılar. Polis, asker en çok oynadığı rollerdi. Sonra setlerde başka işlerde de çalışmaya başladı. Birgün kavgacı eksikliği oldu, o gün jönden dayak yiyecek biri lazımdı. Sönmez Yıkılmaz, hiç düşünmeden “Ben de yaparım” dedim. Jönden dayak yedi ve rolünü beğendiler. O gün 100 lira yevmiyer verdiler. Oysa haftada 100 lira alıyordu.

O gün onun için önemli bir gün oldu. Dayak yemek pahasına da olsa ben Yeşilçam‘a sarıldı. 1971’de beklediği başrol geldi. Prodüktör ve kamera Feridun Kete, Birsen Kaya’nın yöneteceği “KİLLİNG ÖLÜM SAÇIYOR” için yazıhaneye çağırırlar. “Kaç lira yevmiye alıyorsun” diye sordular. 100 diye cevap verince “Beş günde çekeceğim filmde başrol oynayacaksın ve 500 lira alacaksın” dediklerinde bu teklifi itirazsız kabul eder.

Bu rol için ressam, üzerindeki elbisenin üzerine 7 saatte killing kostümü çizdi. Elbise kuruduktan sonra elbiseyi çıkarır ve bütün vücudunun yağlı boya olduğunu görür. Hamama gider ve saatlerce yağlı boyayı çıkarmaya çalışır. Sinemanın gerçeklerini o gün anlar. 5 günde atlayıp zıplayıp filmi çekerler. O filmden sonra başrol beklemeye başlar. Pınar mecmuası’na resmini çeken Bülent Kınay, Cihangir hamamı’nda saunada rahmetli Zeki Müren ile tanıştırdı. Zeki Müren onu evine davet etti. Yanlış anlaşılırım, başka türlü tanınırım , ismim çıkmasın diye evine gitmez . Rizeli Rüştü abinin kahvesinde Alyon Sokak’ta başrol beklemeye başlar. Killing filmi çok iş yapar, yapımcı çok para kazanır  ancak Sönmez Yıkılmaz’ı başka filmde oynatmaz. Beklediği başrol teklifleri de gelmez.

Aradan altı ay geçince filmlerde hoca rollerinde oynayan Bahri Ateş “Oğlum yaşın genç, daha askerlik yapmadın, ilerde başrol oynarsın” diyerek onu tekrar setlere kavgacı olarak dayak yeme sahnelerine dönmeye ikna etti. Bu esnada Cüneyt Arkın da onu çağırdı “Ne istiyorsun? Şöhret mi, para mı? Ben sana kazandıracağım, yalnız sadece benim filmlerde oynayacaksın” dedi. Böylece Cüneyt Arkın ile oynamaya başladı. Cüneyt Arkın’ın ekibinde olduğu için başka filmlerden teklif gelmez. Gelse de kabul etme lüksü olmaz. Çünkü Hakkı Koşar, Ahmet Doğaner ile diğer ustalarla devamlı spor yaparak filmlere hazırlanıyordu. Cüneyt Arkın’ın filmlerinde hep ağır dayak rolleri ona verildi. Bu roller yüzünden birkaç kere ölümden dönen Sönmez Yıkılmaz, 1975’te askere gider. Ankara Karagücü’nde askerliği boyunca boks çalışır. Cumartesi ve pazar günleri gelip filmlerde oynayarak yine harçlığını çıkararak , askerlik görevini yerine getirdi.

Askerlik bitince Yeşilçam‘a döner. Prodüksiyon amiri onu çağırır ve ona “Temiz giyin, banyo yap, yarın sete gel, işin var” der. Sönmez Yıkılmaz, buna şaşırır ve: “Zaten temizim. Sette zaten kavgalarda kirlenmeyecek miyim?” diye sorunca amiri şöyle cevap verir: “Biliyor musun? Şimdi kavgalar yatakta kadınlarla. Artık bütün jönler bile erotik filmlerde oynuyor” deyince aç kalma pahasına bu teklifi reddeder. O dönem Sönmez Yıkılmaz, kahvecilik ve buna benzer işler yaparak geçimini sağlar.

Turist Ömer Uzay Yolu – 1971 yılında Saner Filmin sahibi Hulki Saner Türkiye’de çekilecek ilk bilim kurgu film için ona dünyada ilk Terminatör (insan robot) rolü teklifini eder. Halen kanallarda severek izlenen filmlerden biri olur. Bu film onun için en büyük milat oldu. Hemen akabinde Cüneyt Arkın onu çağırdı ve sinema normale döndüğünde tekrar setlere döner. Pekçok filmde, hatta birçok yabancı filmde oynayarak Yeşilçam’da kendine has bir yer edinir.

Yol, Beyaz Algu, Fedailer Mangası, Üç Küçük Bardakçık, Mankenzia’dan Kaçanlar, Paralı Askerler, Kareteciler İstanbul’da, Hafif Süvarinin Hücumu gibi benzer birçok yabancı filmde de rol almayı başarır.

Üç Küçük Bardakçık filminde yönetmenin dikkatini çeker ve yanındakilere onun için “Türk rambosu” der. Ona, Rambo benzeri bir rol verir ve rahmetli Erol Dernek, İstanbul’a geldiğinde onunla ropörtaj yapar. O zamanın en ünlü dergisi Nokta ve Hürriyet’te resmini bastırır. TÜRK RAMBOSU SÖNMEZ YIKILMAZ diye lanse edilir. Bu defa da avantür-macera rolleri beklemeye başlar. Alemdar Film Mehmet Alemdar küçük bütçeli 5 günde bitirilen video filmi RAMO’yu çekti. Bütün gün başrol oynuyor diye karda kışta kötü adamlara rol gereği dövülür. Ama gerçekten dayak yediği bu rol yüzünden bütün vücudu soğuktan ve dayaktan mosmor olur. Onca emeğe rağmen filmden de beklediği şöhret yine gelmedi.

Yönetmen Yücel Uçanoğlu’nun TRT’ye çektiği Osmancık dizisinde iyi ata bindiği için düblör ve kavgacı olarak bir sene boyunca rol alır ve bütün Türkiye‘yi gezer. Ondan kazandığım parayla ilk ajansı Anzer Film’i kurararak kendine yeni bir yol çizmeye çalışır. Oyuncu figürasyon işi yapmaya başlar ve imkanlarıyla kendi filmlerini çeker. Senaryosunu kendisinin yazdığı, yönetmenliğini Uğur Duru ile Türkiye doğu-batı sentezini işleyen, Amerikan hegomanyasının nasıl oyunlar çevirdiğini, kardeşin kardeşe nasıl düşürdüğünü anlatan bir film olan SİLAHA YEMİNLİYDİM filmini çeker. Bu filmin çekimleri bittiğinde erotik filmler furyasına denk gelir. Bu yüzden filmine sinema bulmak için Türkiye’yi karış karış gezer. Koltuğunun altında afişler, sırtında film makineleri sinema salonu bulmaya çalışır.

Adana’da AĞBA Oteli’nde kalırken yanında Enver Dönmez ile birlikte Kırıkhan ve Osmaniye’de sinemaları bağladılar. Filmler, afişler film işletmecisinin yazıhanesinde duruyordu. Yemek esnasında Enver Dönmez’ e 200 lira verir. Enver parayı alıp İstanbul’a gidince Sönmez Yıkılmaz, otele borçlanmıştı. Film oynadığı zaman ödeyecekti ama Kırıkhan’a gideceği zaman işletmeci, borcunu ister. Kırıkhan’a gitmesi gerektiğini söyledi. Elazığ, Malatya, Diyarbakır, Siirt’te büyük sinemalarda araya parça koyarak oynatmak istediyse de olmadı. 2000 lira vererek filmleri bırakmasını isterler. Bu teklifi asla kabul etmeyen Sönmez Yıkılmaz, abisinden 500 lira borç alarak onlara parasını verir, filmini alarak geri döner.

Kırıkhan’a gider. Ama sinema neredeyse yıkılmak üzere bir haldedir. Büyük bir çalışma ile muhteşem bir gösterim olır. Peşinden Osmaniye. Bu şekilde gittiği her salonu temiz köpüklü sularla yıkar ve aile filmi geldi diyerek aileleri tekrar sinema salonlarına çekmeye çalışır. Her ne kadar Türkiye’yi dolaşmış olsam da o film Sönmez Yıkılmaz’ı batırır. Borçlandığı arkadaşa Türkiye ve dünya video haklarını vermek zorunda kalır. Sonra yurtdışına gider. Orda da “Türkleri kötülersen seni vatandaş yaparız” dediklerinde bunu asla kabul etmez ve yine geri döner. İzmir’e gider. Alsancak’ ta ANZER Kültür-Sanat Merkezi kuran Sönmez Yıkılmaz, kendi filmlerimde oynatmak için oyuncular yetiştirmeye başlar.

Kendi yetiştirdiği oyuncularlaı tiyatro yaparak Türkiye’yi dolaşır. Dokunmayın Ağaçlarıma diye bir eser yazarak MANİSA TARZANI diye bir filme başlar. Bakanlıktan kredi ister, dar boğazdayız diye vermezler. Film yarıda kalır. O arada olumsuz çevre koşulları görerek kesilen ağaçlar, yakılan ormanlar, çevre duyarlılığını çocuklara aşılayan Dokunmayın Ağaçlarıma adlı eserle çocuklara, Bosna Hersek’teki Müslümanlara yapılan mezalimini anlatan İsmail Katliam diye bir eserle Türkiye’yi defalarca gezer. İstanbul Yeşilçam gözünde tütmeye başlar. Daha fazla dayanamayan Sönmez Yıkılmaz tekrar Yeşilçam Sokağı’na döner. Bir yazıhane açarak tiyatro ve yapımcılığa -sinema- başlar. Tiyatrodan kazandığı paralarla dişinden tırnağından artırarak kaybolmaya yüz tutmuş sinemayı “ Yeşilçam küllerinden doğuyor” diye pankart asarak (Ayhan Işık Sokak ) kendi firmasının imkanları ile Oğuz Gözen’le 5 film çeker.Bu filmlerde hem yazar hem de oynar.

Sönmez Yıkılmaz, bu kadar zorlu şartlara rağmen insanlara karşı yine de çok merhametli davranır. Ramazan ayı boyunca Beyoğlu Yeşilçam Sokağı’ndaki set emekçilerine ve orada yaşayan garibanlara hem iftar yemekleri verir hem de yardımda bulunur.

Günlük geçimini sağlamak için yazıhaneyi kafeye çevirir ve şimdiki İstanbul’un en önemli mekanlarından Kadınlar Kahvesi adıyla, 15-20 personeliyle insanların hizmetinde olur. Onu örnek alan birçok kişi onun mekanına benzer yerler açmaya başlar. 3 personeliyle birlikte kendini sosyal güvenceye (emekli) kavuşturur. Bu arada 2008’de bakanlığa verdiği Cennet Vadimin Sessiz Çığlığı projesini bakanlık önemseyerek kredi verir. Çekimleri yapılır. Çekimler beş yıl sürer. Dört mevsimi yaşayarak Türkiye’nin dört bir yanında çekimler yapan Sönmez Yıkılmaz, çevre duyarlılığıyla birlikte medeniyetler kapısının Anadolu olduğunu, burada yaşayan insanların doğayla ve hayvanlarıyla iç içe, din-ırk ayrımı gözetmeden kardeşçe yaşadığını anlatmaya çalışır.

Yönetmenliğini Yaptığı Belgesel Filmler

Dokunmayın Ağaçlarıma – 2008
7. Çevre Kısa Film Festivali, Ulusal Kısa Film Yarışması. Gösterim. 2009

Senarist Filmografisi

Dokunmayın Ağaçlarıma – 2008
Yıllardan Sonra – 2003
Silaha Yeminliydim – 1987

Yapımcı Filmografisi

Rokçı Kekolar – 2003
İstanbul Ağası – 2003
Yıllardan Sonra – 2003
Silaha Yeminliydim – 1987

Oyuncu Filmografisi

Bir Bulut Olsam – 2009 (TV Dizisi)
Dokunmayın Ağaçlarıma – 2008
Natuk Baytan Belgeseli – 2007 …. Kendisi
Kenar Mahalle – 2002
Dumanlı Yol – 2001
Mezar Kurtları – 2000
Sönen Ocak – 1993
Muhsin Bey – 1987 …. Kendisi
Biz Doğarken Gülmüşüz – 1987
Silaha Yeminliydim – 1987 …. Ramazan
Ramo / Türk Rambosu – 1986 …. Ramo
Altar – 1985
Bin Defa Ölürüm – 1985 …. Murtaza’nın Adamı
Günsüz Ali – 1985
Kaçış – 1985
Kaplanlar – 1985
Keriz – 1985 …. Genelev Görevlisi
Aç Kartallar – 1984
Belalı Fedailer – 1984
Beş Kafadar – 1984 …. Davut Ağa’nın Adamı
Bırakın Yaşasınlar – 1984 …. Fedai
Damga – 1984
Dev Kanı – 1984
Ejderin İntikamı – 1984
Fırtına Kemal – 1984 …. Fırtına Kemal’in Adamı
İmparator – 1984
Kanun Kanundur – 1984
Kartal Bey – 1984
Bir Kaç Güzel Gün İçin – 1984
Bir Zamanlar Kardeştiler – 1983 …. Bekir’in Adamı
Çöl – 1983
En Büyük Yumruk – 1983 …. Cemil
Gecenin Sonu – 1983
Kahreden Kurşun – 1983 …. Halit Ağa’nın Adamı
Yıldızlar da Kayar – 1983
Dünyayı Kurtaran Adam – 1982 …. Yaratık
Bir Pazar Günü – 1982 …. Kaçakçı
Gırgır Ali – 1982
Kırmızı Kelebek – 1982 …. Baroda’nın Adamı
Ölümsüz – 1982
Yedi Bela Hüsnü – 1982 …. Malik’in Adamı
Kanun Gücü – 1979
Ankara Peşimizde – 1979
Avanak Apti – 1978 …. Osman’ın Adamı
Çarli’nin Kelekleri – 1978
İnsanları Seveceksin – 1978 …. Kavgacı
Kaplanlar Ağlamaz – 1978 …. Vahit’in Adamı
Kara Murat Devler Savaşıyor – 1978 …. Bizanslı
Kara Murat Denizler Hakimi – 1977 …. Korsan
Hızlı Giden Yorulur – 1977 …. Kahveci
Sakar Şakir – 1977
Yıkılmayan Adam – 1977 …. Ayı Turgut
Hakanlar Çarpışıyor – 1977 …. Dövüşçü
Satılmış Adam – 1977
Hınç – 1976 …. Hasan’ın Adamı
Korkusuz Cengaver – 1976
Yarınsız Adam – 1976
Acı Severim Tatlı Döverim – 1975
Babacan – 1975 …. Fedai
Babaların Babası – 1975
Cellat – 1975
Çukulata Tarlası – 1975
Deli Yusuf – 1975 …. Bolulu Abbas`ın Adamı
İsyan – 1975 …. Fedai
Kara Murat Kara Şövalyeye Karşı – 1975
Kılıç Aslan – 1975 …. Öküzboğan
Soysuzlar – 1975
Seferim Var – 1975 …. Fedai
Babalık – 1974
Battal Gazi’nin Oğlu – 1974 …. Mengene Hasan
Belalılar – 1974 …. Uskumru nun Adamı
Cafer’in Nargilesi – 1974 …. Karateci
Damgalı Adam – 1974
Dayı – 1974
Kin – 1974 …. Reşat’ın Adamı
Oğul – 1974
Televizyon Niyazi – 1974
Yalnız Adam – 1974
Üç Dev Adam – 1973
Turist Ömer Uzay Yolunda – 1973 …. Robot Adam
Atlıhan – 1973 …. Eşkiya
Battal Gazi Geliyor – 1973 …. Boğa Anton
Çaresizler – 1973
Harman Sonu – 1973 …. Cafer’in Adamı
Katran Bebek – 1973 …. Baron Kastelli
Maceraya Bayılırım – 1973
Ömer Hayyam – 1973
Yabancı – 1973
Yarını Olmayanlar – 1973 …. Fedai
Aşkların En Güzeli – 1972
Baskın – 1972 …. Durmuş
Beyaz Kurt – 1972 …. Düşman Askeri
Her Şafakta Ölürüm – 1972 …. Köylü
Kanlı Öç – 1972
Süreyya – 1972
Vahşi Aşk – 1972
Vur – 1972
Yıldırım Ajan – 1972
Azrail Peşimizde – 1971 …. Amele Başı
Killing Ölüm Saçıyor – 1971
Tarkan Viking Kanı – 1971 …. Viking
Bir Çuval Para – 1970 …. Kumarbaz
Kahreden Kurşun – 1965